Deprem bölgesinde çöken binaların altında kalan bankalardaki kiralık kasalar ne olacak?

Eski bir banka müfettişi, bölge ve şube müdürü olan Gürcan Konur, yıllar önce yayımladığı anılarında değerli ayrıntılar veriyor. 80’li yıllarda vergi ve kara para unvanları nedeniyle mevduat bölümündeki ‘gizli’ hesaplar kaldırılınca kasalara ilgi arttı. Özellikle dövizde faiz oranlarının düşmesi ve bu alandaki kontrol tartışmaları da geçmiş yıllarda tapuların tutulduğu kasalara olan talebi arttıran unsurlardır.

Öncelikle kiralık kasaların iki anahtarı vardır, bunlardan biri kasanın sahibi, diğeri ise banka memurudur. İki anahtarla açılabilen kasaların içinde ne olduğu bilinmiyor. Banka memurunun anahtarını kullandıktan sonra kasadan çıkar. Gizlilik nedeniyle içerisinde kamera bulunmadığından kasanın içeriği kullanıcının beyanı esas alınmıştır.

Mahzen odaları yangına ve hırsızlığa karşı korunurken, sel ve deprem konusunda net bir açıklama yok. Geçmişte bunun örnekleri var. Genel olarak sözleşmelerine baktığınız zaman bu felaketlere karşı herhangi bir emare yok.

Geçtiğimiz günlerde deprem bölgesine giden Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş ve Ekonomim’den Necla Dalan, deprem arama kurtarma çalışmaları sırasında bölgedeki bankaların kasalarının sökülmeye çalışılmasını eleştirerek, “Müşterilerimizin kiralık kasalarını enkazdan çıkarmaya çalışıyorum. Müvekkilimin kasaya ne koyduğunu bilmiyorum ama yarından sonraki gün gelip onu isteyecek. Bu nedenle eleştiri yapmadan önce iyice bakmak, uzaktan kibirli olmamak gerekir.ifadelerini kullandı.

Bankaların kiralık kasaları taşırken müşterilerini bilgilendirme yükümlülüğü olmakla birlikte izinleri aranmaz. Yakın zamanda kasalarla ilgili bir çalışma yapılması beklenirken enkaz kaldırma işlerinde bu güvenliğin nasıl sağlanacağı bankaların görevleri arasında yer alıyor.